24 Haziran 2016 Cuma

MİM : Sevdiklerim, Sevmediklerim, Takıntılarım

     
    Merhaba sevgili okuyucularım bugün en sevdiğim bir şeyi yapacağım mim miim miiiiiiiiiiiiim :) Aslında bu mim çok önceden olan bir mim ancak benim zamanla kötü bir ilişkim olduğu için bir türlü yazmaya vakit bulamadım. 

   Bu mimi her zamanki canım sade soda' dan aldım. onunda yazısını okumak isterseniz tık tık . 

     ilk olarak sevdiklerimden  başlamak istiyorum : 


- tabikidee yemek yemek :) o kadar çok severim ki sadece yemek için bile yaşamak isterim. şu an bile  elim ayağım titremeye başladı :D Anlatılmaz yaşanır demek istiyorum :) galiba birazda burcumdan dolayı böyle olabilirim. Boğa burçları yemek yemeye bayılır - tabi ki benim kadar değil :D - 




- ikinci en sevdiğim şey ise uyumak . herkes uyumayı sever sevilmelide :) uyumak benim hobilerim arasındadır. boş zamanlarımda bol bol uyurum. hatta bugün öğlen 2 de uyandım - şu an içinizden ohaa diye geçirdiğinizi biliyorum ama napiyim nacizane (!) bedenim kalkmaya elvermiyor :) - 


- rüya görmek. biliyorum size biraz garip gelebilir ama ben uyuduğum zaman illaki rüya görmeliyim, göremezsem tekrar uyumayı tercih ederim. Çünkü rüyalarımda vampirde olabilirim, ailecek terminatör'ede dönüşebiliriz ( bu dediklerim gerçektir bende yalan olmaz ) . Bu yüzden rüyalar aleminde vakit geçirmeyi çok seviyorum. 


- birkaç tane kankam vardır onları kimseye değişmem bu kişiler; Elif, Rasime, Rabia, Seda, Göksu ( biliyorum belki davranış olarak demişsinizdir ama yinede yazmak istedim, küçücük kaçamaktan bir şey olmaz ;) ) 




- müzik ve kulaklık tabiki :) bu ikiliye bayılırım. 

- Canım sıkıldığında ev halkına bulaşmak. En sevdiğimde ağızlarını oynatmak - ne kadar pisliğim di mi - 

- kız kardeşimle smack down oynamak pc' de falan değil gerçek :D eskiden de erkek kardeşimle yapardım. 

- playstation oynamak. Bayılırım özellikle de Gta 5, bu oyunda en sevdiğim şey insanları öldürmek aslında sırf bu yüzden oynuyorum :D - ne kadar psikoyum di mi- 

- telefonu boşu boşuna açıp kapamak. Neden yaptığımı hala çözebilmiş değilim ama seviyorum.

- ve tabiki sago.. 



    Şimdi geçelim Sevmediklerim ; 

- Ciğer. Her yemeği severim ama bir türlü şu yemeği sevemedim, hatta zaman geçtikçe nefret etmeye başladım. Ama ne yapacaksın nimet işte...

- Kendini bir halt sanan mahlukatlar. Bakın farkındaysanız insan bile demiyorum. Bu egoistlik, kendini beğenmişlik ne abi görende babasından doğmuş sanar. Lonet olsun sizin gibi insanlara fak yuu :D 



- Derste siyaset yapan öğretmenler. Abi sizin amacınız belli bize bir şeyler öğretmek ama bu siyaset değil emin olun. Lütfen derslerde siyaset yapıp öğrencilerinizi kendinizden nefret ettirmeyin. Sevgiler liseli öğrenci. 

- Çok fazla ses. Şahsen ben 5 kardeşim ve bir yere gittiğimizde her zaman annemden azar yerim nedeni ise kardeşlerime fazla sus demem. Tamam kabul ediyorum bende biraz abartıyorum ama elimde değil lütfen beni anla anneciğim :) 

- dağınık ev. Katlanamıyorum bunun içine pis evde giriyor. 

- Ben iş yaparken birinin beni gözetlemesi ya da karışması. beni kendimle bırakın lütfen... 

- Kankamın başka bir kızla takılması. O kızın saçlarından tutup sürükleyip sonrada duvara vurasım geliyor. sonra bu işlemi tekrar tekrar yapasım geliyor ^^ 

 - Benim haklı olmama rağmen haksız düşmem. bunu kimse sevmez. 

- sözümün kesilmesi. Çok gıcık oluyorum. 



 Son olarakta Takıntılarım ; 

Şu an size hangi birini söylesem diye düşünüyorum maalesef ki çok takıntılı bir insanım. 


 - Her gece yatmadan önce bütün dolap kapaklarımın, odamın kapısını kapatırım ve yatağımı yeniden düzeltip yatarım. 

- yatağımı yapmadan okula gitmem, gidemem. 

- Sıramın üstü karalı olamaz .

- Çalışma masamdaki kitaplar düz olmalı yamuk görmek istemem. 

- her zaman yorganımın ters tarafıyla yatarım. 

- İlla ki o gün 1 saat müzik dinlerim. 

-  Kurduğum masada her şey orantılı olursa daha çok mutlu olurum.

- Vee geldik en önemli takıntıma. İster tanıyayım ister hayatımda hiç göremeyeyim fark etmez. Kimin sırt çantası açıksa durmam direk fermuarına yapışırım . Bu yüzden az insanın peşinden koşmadım. :) 


 Aklıma gelenler bu kadar . 

Mimlediklerim : 

D.S.K 
Kitap eylemi 
Dramella 
yağmur tozu

ve daha hala yapmayan kim varsa :) 

Bugünlük benden bu kadar bir dahaki yazımda görüşmek dileğiyle hoşça kalınn :) 


21 Haziran 2016 Salı

Şanssızlıklarım # Vol 1

   
   Öncelikle herkese selamlarımı iletmek isterim. yaklaşık 2 saattir bilgisayar başında olmama rağmen ben size daha yeni yazmaya başlıyorum ve gerçekten çok yoruldum hemen size özet geçmek istiyorum. 

  geçenlerde annem kitaplarımızı istedi geri dönüşüme göndermek için. Bende ne var ne yoksa çıkarmaya başladım kitaplarımla birlikte testlerim, ödev defterlerimi falanda attım. Atmaz olaydım!! ödev defterimin içinde yazmam gereken bütün yazılar, mimler vardı ;  gitti

   

  Bu yüzden bütün bloggerların yazılarını okumaya çalıştım sırf birkaç mim bulayım diye. Allah'a şükür buldum birkaç tane  ondan sonra beynimi zorladım ben ne yazacaktım diye. Sonunda oradan da bir kaç yazı topladım etti 14. Hayırlısıyla yarın başlamak istiyorum yazmaya. 

 Bu arada fark ettim ki o kadar çok mim yapılmışkiiii... benimde hedefim bir tane kendim hazırlamak. 

 Neyse arkadaşlar bugünki yazımı burada sonlandırmak zorundayım yoksa ablam yardım etmiyorum diye beni katledecek :D Hepinize hayırlı ramazanlar dilerim. iyi oruç tutmalaaaar :) 







13 Haziran 2016 Pazartesi

MİM : ÖP, EVLEN, UÇURUMDAN AT


    Herkese merhabalar. bugün başlıktan da anlayacağınız üzere mim yazacağım. Beni her zamanki gibi Sade Soda mimlemiş onunda yazısı için buraya tıklayın


         



    ilk olarak mimin nasıl yapılacağını anlatmaya üşendiğim için bende kopyala-yapıştır yapacağım. 


    




  Şunu belirtmek isterim ben 6 tur yapacağım için 18 karakter yazdım ve kaç kız kaç erkek yazacağımı hesaplamaya üşendiğim için aklıma  gelen karakterin ismini yazdım. Neyse daha fazla uzatmadan başlayayım. 


                                          1. TUR  

          Mahpeyker      ( intibah )
         Aleksey Aleksandroviç      ( Anna Karenina ) 
              Cossette         ( Sefiller ) 


 Öp :  cossette, her ne kadar kitabın sonunda babasına ayıp etsede bende biraz sempati uyandırmıştır. 

Evlen : Aleksey A. , açıkçası bu karakteri en başta sevmesem de merhametli adam ondan kriterlerime uyuyor. Evlenebiliriizz... 

Uçurumdan At : Mahpeyker, bu karakterden nefret ediyorum tam bir... neyse bu yüzden bunu acı çektirerekte öldürebilirim. 


                                       2. TUR 

        Levin     ( Anna Karenina ) 
        Ali Bey   ( İntibah ) 
        Perina- Anastasia   ( perina'nın hikayesi)
 

  Öp : Perina- anastasia, bu karakteri her zaman çok sevmişimdir. Elimden gelse evlenirim bile amma velakin ki bu karakter kız. bu yüzden şiddetle okumanızı tavsiye ederim. 

 Evlen : Levin, iyi bir karakter aslında ancak ne bileyim yaa... 

Uçurumdan At : Ali Bey, aslında bu karakterden nefret ettiğim pek söylenemez ama seçenekler Ali Bey maalesef... 


                                       3. TUR 

         Çilem ( Beyoğlu'nun en güzel abisi ) 
            Barbut İhsan  ( Beyoğlu'nun ... )
         Anna Karenina  ( Anna Karenina ) 


  Öp : Çilem, gerçekten sevdiğim bir karakter çünkü buna zamanında iftira atılmış. Mazlum yani o yüzden gel seni bir öpeyim çilem ablam. 

  Evlen : Barbut İhsan, delikanlı olan bu karakter iyi bir insan o yüzden neden olmasın .. 

 Uçurumdan At : Anna, hayatımda okuduğum romanlar içerisinde en nefret ettiğim karakterdir. bu kadar mı iğrenç olur bir karakter... elime verseler neler yaparım uçurumdan atmak ne kiii... 



                                         4. TUR 


            Jean Valjean   ( Sefiller )
            Leyla    ( Yaz ) 
            Emel     ( Yaz ) 


    Öp : Leyla, yaşça olgun olan karakterimizi severim her ne kadar bu karakter romanda başrolden sevgisinin karşılığını alamasada ben çok severim. 

    Evlen : Jean Valjean,  romanda da çok iyi bir baba olduğunu bize gösteren bu kahramandan başka kimle evlenilir :) bu karateri de çok severim. 


   Uçurumdan At : Emel, bu karakteri pek sevmem nedenini sorarsanız aklı başına çok sonradan geliyor. 



                                      5. TUR 


            Kara Nizam  ( Beyoğlu'nun en güzel abisi ) 
            Kiti  ( Anna Karenina ) 
            Ruth   ( Matin Eden ) 


    Öp : Kiti , Tatlı bir karakter . 

    Evlen : Kara Nizam, aslında bununla hiç evlenmek istemem hatta öldürmek isterim ancak tek erkek bu olduğu için evlenmek zorundayım.


   Uçurumdan At : Ruth, bu karakterden de nefret ederim. Çok pislik bir kız bu nişanlısını yüzüstü bıraktı. o yüzden ne halt ediyorsak edelim her şekil olur. 




                                               6. TUR    


               Vronski ( Anna Karenina ) 
               Martin Eden   (  Martin Eden ) 
               Mihail Baba  ( Perina'nın Hikayesi ) 


    İlk  olarak belirtmek isterimki hepsi çok sevdiğim karakterler bu yüzden çok zor seçim yaptım. 


    Öp : Martin Eden, çok severim ama keşke intihar etmeseydi. 

   Evlen : Vronski, aslına bakarsanız vronski kötü bir karakter. Ama çok yakışıklııı... bu kanıya nerden vardım derseniz filmini izledimde. Bu yüzden seninle evlenirim yakışıklı :D 

  Uçurumdan At : Mihail Baba,  uçurumdan atmamın tek sebebi diğer karakterlerden daha yaşlı olman yoksa onlardan çok daha iyisin. 

 Mimlediklerim : 

    ve daha yapmak isteyen herkese ...

 bir yazının daha sonuna geldik hepinize iyi günler dilerim. Diğer yazıma dek hoşça kalın.  
  
    

 
        

22 Mayıs 2016 Pazar

2 AY'IN ÖZETİ



     Hepinize merhabalar deyip ilk olarak geçmiş  berat kandilinizi kutlarım. Bilemiyorum fark ettiniz mi ama 2 aydır ortalarda yokum. Maalesef ki ... 

     Nedenini sorarsanız açıkçası bende pek bilemiyorum. Yazacak  çok  şeyim olsa da artık bu yazıda biraz sıkıştıracağım :P  
  

     İlk olarak 2 gün önce sade soda'nın yani Elif'in doğum günüydü bundan dolayı onun buradan da doğum gününü kutlarım. İyi ki doğmuşsun kankam, iyi ki seninle tanışmışız :) neyse daha fazla uzatmayayım. 


         





      Çok sevdiğim bir arkadaşım tam karşımıza taşındı. O yüzden daha bir mutluyum :) 


      Dershaneye başladım bu zaman içerisinde, YGS' ye çalışmaya başladık. her ne kadar kendimi hazır hissetmesemde... 


      Çarşamba günü de yine sınavlar başlıyor. Vallahi bıktım yaaa...
Buradan okumaktan bıkmışlara sesleniyorum tek çare ZENGİN KOCA tabi güzelliğinize güveniyorsanız :D  şahsen ben  güvenemiyorum :) 


      

     


     Bu arada benimde doğum günüm geçti. Aslında doğum günümde buraya yazı yazmak çok istiyordum ama olmadı nasip değilmiş. Seneye artık - tabi yaşayabilirsem - :D 


    Sonra bir sürü film izledim tabi yazar mıyım bilemem . Tabi ki dün korkulu rüyam olan Garez'i izledim açıkçası hiç korkmadım. Halbuki  ben onu çok korkunç bilirdim. Ama yinede psikolojiye işlemediğini kimse söyleyemez. Tam psikolojik yanii... 


     




    Şu fotoğrafa baksanıza zaten tam psikolojiik...( farkındayım çok psikolojik dedim amma velakinki öylee ) 



    Hee bir de bir sürü birikmiş yazım var inşallah onlarıda en kısa zamanda yazmaya çalışacağım . 


   Benden bu günlük bu kadar diğer bir yazımda görüşmek dileğiyle hoşça kalın :)   


     


4 Mart 2016 Cuma

YORUMLARIMA N'OLDU ? biri yardımcı olabilir mi ?


      Merhaba arkadaşlar bugün size küçük bir derdimden yakınacağım.  Bir önceki yazdığım yazıda sağ olsun bir kaç kişi yorum atmış. Ama maalesef ki kimsenin yorumuna cevap veremedim çünkü kimsenin yorumu gözükmüyor :( 

    Lütfen biri bunun nasıl halledileceği hakkında bir bilgisi varsa yazsın kötü bir durumdayım :(

28 Şubat 2016 Pazar

MİM MİM MİİİMMM : HAFTANIN BLOĞUU


   Merhaba arkadaşlar nasılsınız , iyisinizdir inşallah.  Beni   sorarsanız benim keyfim yerinde çok şükür. Bugün başlıktanda anlayacağınız üzere bir bloğu tanıtacağım. Tabi çoğu kişi birçok blog tanıtsada bana bugüne nasip oldu. Napalım :) 

  Sizlere en yakın arkadaşımı tanıtacağım belki çoğunuz biliyordur ama yine de tanıtacağım :) SADE SODA  ... 

  Sade Soda'nın bloğunu tanıtmadan önce size bir kaç şey söyleyeceğim. ben bu kız sayesinde blog açtım. bu kız dediysem adı Elif :) kendisi sıra arkadaşımdı bir zamanlar. Anlayacağınız üzere ona çok özendim ve dedim ki neden ben de açmayayım ki ?? işte ben de böyle açtım  bloğu yoksa ben bloğun b'sini bilmezdim. 


  Sıra geldi bloğundan bahsetmeye... 
eğer bir kore fanıysanız kesinlikle tavsiye ederim çünkü yazılarında izlediği kore filmlerini, dizilerini ve de tabiki gruplarını tanıtıyor. Sadece o da değil tam bir anime hastasıdır hatta 9. sınıfta sabaha kadar anime izleyip derslerde uyuduğunu çok iyi bilirim. Artık hocalar onu uyandırmıyordu bile, arada başını kaldırdığında hocalar günaydın Elif diyorlardı . Anılar anılar ... 

  Yazı yeteneği gerçekten vardır. dilerim ileri ki zamanlarında şiirlerini de burada paylaşır. Bu konuda biraz çekingendir de :) 

   Uzun lafın kısası yazma yeteneği olan, yazılarını okuduğunuzda sıkılmayacak bir blogtur. hatta tam tersi eğlenirsiniz bile :) 

   O yüzden bir an önce bloğuna bakmanızı tavsiye ederim. bu  da bloğunun linki bakmak isterseniz tık tık 

   Bu günlük bu kadar diğer yazımda görüşmek üzere sağlıcakla kalınn :)  

      


21 Şubat 2016 Pazar

SİZE GÖRE SANAT ESERİ NEDİR ??



   Öncelikle herkese merhabalar :) bayağıdır yazmak istiyorum ama bir türlü yazmak nasip olmadı. neyse bugüneymiş. aslında yazmam gereken çok şey olsa da zaman geçtikçe yazmak istediğim şeyleri unutuyorum bu en büyük sıkıntım. biraz fazla konuştum YİNEE hemen konuya geçeyim. 

  Felsefe hocamız  :"size göre sanat eseri nedir ?" diye bir ödev verdi. Aslında ucu açık bir soru sormuştu hem kişiden kişiye değişen bir şeydi bu. 

  Açıkçası bana göre bir sanat eseri eşsiz ve mükemmel olan bir şeydir. ancak bu düşüncenin bana mahsus olduğunu anladım çünkü çoğu arkadaşım yemek getirmişti, birkaçı da resim ve müzik. 

   Bir tane arkadaşım vardı o kız iskender resmi getirmişti yaa iskender :D gerçekten garipti . onun yüzünden sınıfta canımız çekti yaw bir de bir anlatışı var ağzım sulandı. 

  

ama maalesef ki bizim ağzımız sulanınca bu kadar tatlı -aslında hiç tatlı- olmadık :D 

  Şimdi merak ediyorsunuzdur - belki de etmiyorsunuzdur kim bilir :D- bu kız bu kadar laf etti kendisi ne yaptı diye... hemen söyleyeyim ben de su yaptım. aslında kendimi sunacaktım da hoca "kendini sunan laflarıma da hazır olsun" dedi gel de şimdi kendini sun :D bundan dolayı su dedim. 

  Neden su diye sorarsanız bana göre su hayattır hayat güzel diyerekten çaktırmadan bir reklam yapıp devam ediyorum :D  





 Şaka bir yana gerçekten mucizelerine girmeden size küçük bir şeyini anlatacağım. Aslında su bütün sanat eserinin hatta insanlığın gelişmesinde büyük rol oynar. kısaca su anadır anaaaa... 

  Şöyle ki size zamanda yolculuk yaptırıp ilk kabilelerin dönemine götüreyim. Bu insancıklar nerelerde yaşıyorlardı ?? tabi ki hemen aklınıza gelmiştir suyun çevresinde çünkü az önce de dediğim gibi su hayattır. bu yüzden insanlar suyun çevresinde yaşayıp kabileler kurmuştur. böylelikle çoklu yaşamanın getirdiği  bir takım ihtiyaçtan dolayı da yeni yeni şeyler icat edilmiştir böylelikle insanlık gelişmiştir.  Ahanda insanlığın tarihini de öğrendik bakıınn konu nerelere geldi bir sudan :D  

  Neyse hoca o gün okutturmadı akşam eve gidip felsefeye göre sanat eseri nedir diye araştırdım bir de ne göreyim !!! sanat eseri insanın yaptığı şeyler olarak kabul ediliyormuş. neden yani neden Yaradanın sanat eserleri sayılmaz ki ? anlamam... asıl onlar sanat eseri. 

   Ben de bundan dolayı en sevdiğim şeylerden birini yaptım HARRY POTTER.


 Suya da o kadar çalışmıştım yazık oldu diye geçirdim içimden. sonraki günde hoca beni kaldırmadı şaka gibi yaa. Onu da geçtim arkadaşım çikolata getirdi sanat eseri diye onu da geri çevirdi neymiş bu sanat eseri değilmiş. o zaman size göre demeseymiş felsefeye göre deseymiş. 

 İşte bu yüzden bir daha felsefe ödevlerine bu kadar özenmeyeceğim. Bunu duy Cem hocaa... 

 Neyse yine çok konuştum arkadaşlar herkese iyi akşamlarr :) bir sonraki yazımda görüşmek üzere hoşça kalınn :))))

5 Şubat 2016 Cuma

GARİP BİR GÜN




   Merhaba arkadaşlar bugün sizlere dün ki yaşadığım bir olayı anlatacağım. malum bildiğiniz -tabi çoğunuz bilmiyor olabilir-  ben lise 3'e gidiyorum ve artık yavaş yavaş YGS'ye çalışmaya başladım. 

  Ancak çalışmaya başladığım dersin kaynağı elimde olmadığı için kitap almaya gitmem gerekti bundan dolayı hazırlandım, yola koyuldum. Otobüsten indim merkezde yürürken bir kadının telefon konuşmasına kulak misafiri oldum. dediğine göre merkez de bomba patlamış ancak aldırış etmedim kitapçıya girdim. 

 Şansa sınıf arkadaşımda oradaydı. ilk başta tanıyamadım çünkü ilk defa makyajsızdı ve makyaj insanı gerçekten değiştiriyormuş küçücük bir dokunuş olsa bile... 



  Arkadaşımla konuşurken işin aslını öğrendim bomba falan patlamamış tekerlek patlamış bunu da herkes bomba zannetmiş -az gülünecek şey değil :D - oradan kitaplarımı alıp bineceğim durağa geldim bir de ne göreyimm polisler orayı çevrelemiş üstüne kimse de geçemiyor- belki diyorsunuz zaten çevrelemiş kimse geçemez  diye haklısınız ben de neden yazdığımı bilmiyorum :D- 

  Oradan geri dönmemek için- tamamen üşengeçlik- ara sokağa daldım yeniden merkeze çıkarım diye. ama nafile ben oranın ara sokaklarını bilmem anlayacağınız küçük bir kaybolma vakası  yaşadım :D. halbuki orada benim dershanem vardı çok iyi bildiğimi sanırdım ama bilmiyormuşum. 

  Tabi ben aşağı doğru sağ sol yaparak gittim bir tane okul buldum varlığından bile haberim yoktu :D neyse işte oradan geçerken yanımdan bir adam geldi bana NEREYE GİDİYORSUN GÜZEL KIZ dedi ve gitti. zaten kaybolmuşum bir de o adamın lafıyla iyice korktum ama sonunda buldum ana yolu ve 15 dakika boyunca yürüyüp başka bir durağa gittim. sonuç olarak mutlu son demek istesemde  GARİP SON demek daha doğru olur . 

 Ve buradan o adama sesleniyorum senin kızına yeğenine bu lafları deseler hoşuna gider mi ?? biraz empati lütfen... 

25 Ocak 2016 Pazartesi

TÜRKÇE RAP HAKKINDA KÜÇÜK BİR YAZI ^^



    Öncelikle bu yazıyı okuyan herkese selamm ^^ aslında size T-rap şarkıları önerecektim ancak  size t-raptan hiç bahsetmediğimi fark ettim o yüzden öncelikle bu yazıyı yazayım dedim. 

    İlk olarak şu ön yargıyı kafalardan bir silelim. "yok t-rap ergenlerin dinlediği şarkı , yok full küfürlü , yok onu apaçiler dinliyor yok şu şöyle yok bu böyle... " 

  Öyle bir şey yok arkadaşlar. tamam küfürlü söyleyenlerde var ancak siz onları dinlemeyebilirsiniz. zaten bir şarkı da full küfür ediyorsa büyük bir ihtimal 'diss' tir . bunun anlamı 2 rapçinin birbirine laf söylemesi kısacası birbirlerini kapak etme :D 

  bazıları diyor ki ergenlerin işi. çookk saçma bir kere sagonun şarkılarını dinleyin o şarkıları anlamak gerçekten zordur, üstü kapalı anlatımlar içerir o zaman nasıl bir çocuk bunları anlar ki ? 



 mesela siz bir pop şarkıda bir savaşı onun acılarını anlatamazsınız. düşünsenize bir bence çok komik olur hem anlatmazlar zaten onların işleri iki oynayıp insanları bir nebzede olsa hayattan koparmak. ancak türkçe rapte çok fazla savaşlar için yazılmış şarkı vardır. şimdi nasıl oluyorda böyle şarkılar ergenler için oluyor biri bana söyleyebilir mi ??! 

 Bence rapçi olabilmek bir yetenek nasıl oluyorda bir şarkıya o kadar anlamlı sözü sığdırabiliyorlar? bir rap şarkının sözlerini toplamı 3 pop şarkının sözlerini geçer :D  - tabi ki hesaplamadım kendi attığım bir şey :D - 

 Açıkçası ben çok seçici olduğum için çok fazla rap dinlemiyorum ancak sagonun hemen hemen her şarkısını bilirim - bu arada sago sago diyorum ama bilmeyenlere diyeyim adı sagopa kajmer :) -  

 Size son olarak sagopa kajmer 'den bulun şarkısını armağan edip yazımı burada sonlandırıyorum hepinize iyi akşamlar. :) 


https://www.youtube.com/watch?v=8GLU4Tve1TM

24 Ocak 2016 Pazar

KÜÇÜK BİR ADALETSİZLİK



     Merhaba arkadaşlar. size bugün küçük ve minnacık bir adaletsizlikten bahsedeceğim. neden küçük ve minnacık dediğimi merak ediyorsanız söyleyeyim. 

     Dünya da o kadar adaletsizlik varken ben gidip kendimle ilgili olan bir şeyi anlatacağım için öyle dedim. belki biraz bencillik yapıyorum ama neyse bugünlükte böyle olsun. 

     Bildiğiniz gibi cuma günü karneleri aldık. bazıları sevindi bazıları üzüldü. galiba ben üzülen taraf oldum çünkü ortalamam yettiği halde teşekkür alamadım matematikçim ve ingilicceciğim sağolsun. şimdi diyorsunuz sen kalmışsın niye hocalarına kabahat buluyorsun? haklısınız ancak yan sınıfın matematik hocası ortalaması 30 olan bir kızı geçirmiş, bunu duyduğum an kafamdan aşağı kaynar sular döküldü. benim ortalamam 44 tü ve hoca 45 ve üzerini geçiriyormuş . anlayacağınız 1 puan yüzünden gitti teşekkürüm. 




  Teşekkürümü istiyorrummmm. nerede adalet diye hocanın yüzüne çemkirmek istesemde yapamadımm. ama dedim 1 puan için bıraktınız beni diye. bana dediği laf korollorom vor bu ne biçim kural bee yan sınıfın hocası herkesi geçirmiş ama. neyse çok gaza geldim. 

  Aslında olay teşekkürde değil, olay şu: o kızın ortalaması hepimizden daha yüksek oldu ileri ki ygs-lys sınavında okul puanı bizden daha yüksek olacağı için -matematikçileri sağolsun- bizden daha fazla puan alacak. veee böylelikle bizimle aynı puanı almış olsa bile bizden -okul puanı sağolsun- daha yüksek almış olacak. 

 İşte olay buraya kadar bağlandı. duy sesimi KAHO geceleri rahat uyuyor musun ?? 

 Burdan kahomuza selam söyleyip yazımı sonlandırıyorum hepinize iyi günler dilerim hoşça kalın :) 

18 Ocak 2016 Pazartesi

KÜRŞAT BAŞAR - YAZ KİTAP YORUMU


  
    Öncelikle uzun bir aradan sonra hepinize iyi geceler. bayağıdır uğrayamıyorum tabi fark ettiniz mi bilemem ama ^^ 

    neyse ben kitabı tanıtmaya başlayayım. 

   




  kitabın yazarı : kürşat başar
  kitabın kahramanları :     
             Murat; kitabın baş kahramanıdır, hayalperest, okumaya çok hevesli ve de yazmaya yeteneği olan bir çocuktur. hayatından behsedersek eğer annesini doğumda kaybetmiş babasını da küçük yaşta kaybetmiştir. 

           Hasan Amca : komşularıdır. hasan amcanın 2 çocuğu vardır bunlar Murat'ın çocukluk arkadaşlarıdır. adları ; fevzi , inci. 

           Necdet Bey : Murat'ın edebiyat öğretmenidir. bu hoca sayesinde Murat'ın yazma yeteneği keşfedilir. 
            
            Emel : Murat'ın ilk aşkıdır. Emel filmlerden çıkmış gibi giyinen bir genç kızdır. 

           Firuz Bey : Emel 'in babasıdır. hem de çalıştığı yazıhanenin patronudur. 

           Leyla : Kendinden yaşça büyük bir kadındır. Hayatının bir bölümünde bu kadınla ilişki yaşayacaktır. Leyla Hanım bir müzisyendir. 

    Kitapta bir çocuğun hayatı anlatılır. bu kitapta yaşadığı bütün acıları, sevinçleri kısacası bütün duygularını şair güzel bir dille anlatmıştır. 

   ancak bazı olumsuz yorumlar da söylenmiştir. bunun nedeni ise başka bir bölüme geçerken konuyu çok kesmesi ve de çok fazla betimleme yapması. Açıkçası bana sorarsanız bu betimlemeleri beğendim ama bazen de çok uzatmış dediğim zamanlarda olmuştur. yine de okumanızı tavsiye ederim.      

           
  

1 Ocak 2016 Cuma

HOŞ MU GELDİN 2016 ???


   Kafamda deli sorularla bir seneye daha girmiş olduk. hepimize hayırlı uğurlu olsun :) 

   

  Bu hayatta 1 sene daha geçirmiş olduk ve bu olay beni  biraz tedirgin etti açıkçası. biz faniler hayatı kaybetmeye bir yıl daha yaklaşmış olduk.

  Şimdiden kendimi yaşlanmış hissettim :D 2000'lerde doğan tayfayı hatırladıkça...

  20. yüzyıldan kalmayız yaniii :D 

  Bu sene ki amaçlarımdan biri de her dakikamı dolu dolu geçirmek -her ne kadar başaramayacakmışım gibi gelse de- istiyorum. 

  Dilerim inşallah herkes mutlu mesut geçirir :) istediği gibi...

  Biraz geç kalınmış bir yazı amma velakin ki dün çok yorgundum yine hastanelerde sürünüyordumda. diğer yazımda belki anlatırım. 

  Neyse herkese iyi seneler dileyip yazımı burada sonlandırmak istiyorum herkese iyi günler :)